Kiyomizu Dera Tapınağı Kyoto’daki en önemli budizm tapınaklarından ve Kyoto’yu gezecek olanların kesinlikle ziyaret etmesi gereken yerlerden birisi bana göre. Şehirin doğusunda Otowa Dağı ‘nın yamacı boyunca ağaçların arasında 130.000 metre karelik alana yayılmış olan tapınağın yapıları arasında dolaşırken doğanın içinde huzur ve dinginliği hissediyorsunuz. Baharda açan sakuraları, yaz mevsiminde yeşile bürünen ağaçları, sonbaharda renkli güz yaprakları ve kış mevsiminde de kar ile örtünüp beyaza bürünerek 4 mevsim boyunca büyüleyici manzaralar sunmakta Kiyomizu Dera Tapınağı. Ayrıca Kyoto şehrinin manzarasını da tapınak içinde dolaşırken farklı açılardan görebilmektesiniz. Tapınağın kuruluşu tarihi 778 yılını gösteriyo, bugünkü binaların büyük kısmı 1633 yılında tekrar inşa edilip tapınak geniş bir kompleks yapı halini almış. 1994 yılında da UNESCO Dünya Mirasları Listesi‘ne eklenmiş. Kurulduğu zamandan günümüze kadar 10 dan fazla yangına maruz kalıp bazı yapıları yıkılmış ve her defasında tekrar inşa edilmişler. Günümüzde hala zaman zaman çeşitli budizm etkinlikleri de bu tapınak içinde düzenlenmekteymiş.
Kiyomizu Dera Tapınağı Efsanesi
The Origin of Kiyomizu-dera Temple isimli eski bir kitaba göre, Kenshin isimli bir keşiş (sonraları ismi Enchin olarak değişmiş) rüyasında beyazlar içinde yaşlı bir adam görür ve yaşlı adam kendisine ‘Kuzey’e git ve kristal kaynağı bul’ der. Bunun üzerine Kenshin Kuzey’e doğru yürüyüp Otowa Dağı’nda saf ve berrak bir su kaynağı bulmuş ve aynı zamanda suyun yakınında kendisine bir ibadethane inşa edip inzivaya çekilmiş olan Gyoei-koji adında yaşlı birisi ile tanışmış. Gyoei-koji, Kenshin’e ‘Uzun zamandır seni bekliyordum’ diyerek kutsal bir ağaç vermiş ve ‘Kannon (merhamet tanrıçası)’a ait bu gizli yeri korumak için bu ağacı oyarak 1000 kollu Kannon heykeli yap’ diyerek ortadan kaybolmuş. Sonraları Kenshin, Gyoei-koji’nin aslında Kannon’un vücuda bürünmüş hali olduğunu fark etmiş ve söylediği gibi heykeli yapmış ve bölgenin korumasını ve güvenliğini sağlamayı sürdürmüş.
2 yıl sonra Kenshin, Otowa Dağı’na geyik avlamak için oradan geçmekte olan Tamuramaro adlı bir savaşçı ile karşılaşmış. Kenshin Tamuramaro’yu Kannon’un kutsal bölgesinde hayvan öldürdüğü için uyarıp vaaz vermiş, Kenshin’in vaazından etkilenen Tamuramaro da O’nun yanında kalıp ibadete başlamış. Daha sonraları Tamuramaro bir 1000 kollu Kannon heykele de ev sahipliği yapacak olan bir tapınak binası inşa etmiş ve binanın adını Kenshin’in bulduğu su kaynağına ithafen ‘saf, temiz su’ anlamına gelen ‘Kiyomizu‘ olarak koymuş ve bu da Kiyamizu Dera Tapınağı’nın başlangıcı olmuş.
Kenshin’in bulduğu su kaynağı ise bugün Otowa Şelalesi olarak adlandırılmakta ve Kiyomizu Dera Tapınağı’nın içinde hala akmakta. Tapınağı ziyaret edenler sağlıklı ve uzun ömür verdiğine inandıkları bu sudan içmekteler.
Bu arada ‘Dera‘ aslında ‘tapınak’ demek ama tapınağın adı çoğu yerde Kiyomizu Tapınağı yerine Kiyomizu-dera Tapınağı olarak geçmekte. Yani türçeye tam çevirirsek Kiyomizu Tapınağı Tapınağı gibi oluyor
Kiyomizu Dera Tapınağı Binaları
Kiyomizu-dera Tapınağı’nın giriş kısmına ulaşmak için biraz yokuş tırmanmanız gerekiyor fakat yokuşu çıkmak sunduğu manzaralar ile gayet zevkli oluyor, tapınağa ulaşana kadar yol üzerinde satış yapan dükkanlar ve sağ tarafta da bir adet küçük shrine bulunmakta. Yokuşu çıktıktan sonra tapınağın ön kısmındaki ilk giriş diyebileceğim yer olan açık bir alan ve merdivenlerin olduğu kısma ulaşıyorsunuz.
Nio-Mon Geçidi
Merdivenlerin tepesinde Kiyomizu’nun sizi ilk karşılayan yapısı olan parlak kırmızı renkli yazının kapak resminde de görünen Nio-mon Geçidi yer alıyor. Tapınağın binaları ilk yapılırken kırmızı renkli olarak boyanmış fakat doğal olarak aradan geçen uzun yıllar sonunda renkleri solmuş. Nio-mon Gate 2003 yılında restore edilirken tekrar boyanmış ve baktığınız zaman çok canlı bir rengi var, sanki yeni bir yapı gibi görünüyorsa da ilk inşa edildiği gibiymiş.
Eğer sakuraların açtığı Nisan ayının başlarında buraya gelirseniz buradaki sakura ağaçlarının sunduğu güzelliğe şahit olmanız ayrıcalık olacaktır. Sakuraların olduğu kısımda genellikle fotoğraf çekilenlerin yoğunluğu oluyor bir de geleneksel kıyafetleri yukata ve kimonoları ile boy gösteren çok sayıda Japon kadınları ve genç kızları da buraya ziyaret geliyor. Merdivenlerden yukarı çıkıp Nio-mon Geçidi’ni geçtikten sonra biraz daha ilerleyince Zuigu-do Salonu’nun önüne çıkıyorsunuz.
Zuigu-do Salonu
Zuigu-do ismi Buda’nın annesi olan Daizuigu Bosatsu ‘dan gelmekteymiş. Bu yapının içinde birşey yok, içerisi oldukça karanlık ve sadece bir taş var. Taşın üzerinde Budizm’in çıkış yeri olan Hindistan dillerinden Sanskritçe ‘rahim’ kelimesi yazmaktaymış. İçeri girdikten sonra karanlığa giriş yapıyorsunuz ve ‘rahim’ yazılı olan taşın etrafında dönüp tekrar aydınlığa çıkıyorsunuz. Bu sırada bir dilek tutarsanız inanışa göre Daizuigu Bosatsu dileğinizi yerine getirebilirmiş. Zuigu-do Salonu doğum ve çocuk yetiştirmek ile ilgili ibadete adanmış bir yapıymış. İçerideki karanlık ortam ana rahmini sembolize ediyormuş karanlıktan tekrar dışarıya aydınlığa çıkıyor olmak da ana rahminden dünyaya gelmeyi simgelemekteymiş. Ayrıca şuanki Zuigi-do Binası 1718 yılında tekrar inşa edilmiş.
Biraz daha ilerleyince bilet almanız gereken kısma ulaşıyorsunuz. Girişin sol tarafında ejerha heykeli ile hemen önünde bir su kaynağı ile bambudan yapılmış uzun kollu maşrapalar bulunmakta. Her tapınağın giriş kısmında bu tarz su kaynaklarından mevcut ve Japonlar tapınağa girerken buradaki sudan içip ellerine sürüyorlar. Bir nevi bizim camiiye girmeden önce abdest almamız gibi. Girişin önündeki gişelerden 400 yen karşılığında biletinizi alıp giriş kapısından geçtikten sonra tapınağın ana yapısı olan ahşap salona doğru ilerliyorsunuz.
Hondo – Ana Salon
Kiyomizu Dera Tapınağı ‘nın en önemli yapısı olan bu ana salon sarp bir uçurumun üzerine inşa edilmiş ve yapımında hiç çivi kullanılmayıp birbirine geçirilen ahşap malzemeler ile inşa edilmiş.
Aradan yüzyıllar geçmesine ve her gün üzerinden binlerce insan geçmesine rağmen yapı hala sağlam şekilde ayakta durmakta. Ana salonun içine girmek için ayakkabılarınızı çıkarıp dışarıda bırakmanız gerekiyor. İçinde dua kısmı bulunmakta ziyaretçiler burada diz çöküp dua ediyorlar.
Arka tarafında biraz karanlık bir kısımda tapınağın koruyucusu heykeller ve bazı kutsal eşyalar bulunmakta. Ana salonun dışına çıktığınız zaman ortalama 190 metrekarelik geniş bir teras alanına geçiyorsunuz ve tam karşınızda harika bir Kyoto manzarası yer alıyor. Terastan karşıya bakınca Kiyomizu Dera Tapınağı yapılarından biri olan kırmızı renkli Koyasu Pagoda ‘yı da ağaçların arasında görebiliyorsunuz.
Ayrıca geçmişte zeminden yüksekliği 13 metre olan bu terastan atlayıp sağ kalanların dileklerinin kabul olacağı yönünde bir inanış da varmış. Edo döneminde (1603-1868) 234 atlayış vakası kayda geçirilmiş ve bunların %85.4 ü hayatta kalmış. Tabi günümüzde atlama olayı yasaklanmış yani gidip de atlamayı kafanıza koymayın 🙂 Ben 2017 Nisan ayında ziyaret ettiğimde tapınak ana binasının dış kısmı komple tadilattaydı ve iskeleler ile çevrilmiş durumda olduğu için Kyoto şehir manzarası ile beraber tapınağın o eşsiz manzarasını malesef fotoğraflayamadım. Bu yazının kapak resminde Ana Salon’a yer vermememin sebebi de buydu 🙂
Jishu Shrine
Ahşap ana salonun dışına çıktıktan sonra arka tarafında da aşk tanrıları için yapılmış olan Jishu Shrine bulunmakta.
Shrine’lar belirli tanrılara adanmış dini yapılar ve içlerinde bizdeki kutsal emanetler gibi Shinto dini için kutsal olan bazı eşyalar saklanıp muhafaza edilmekte ve bunlar gösterilmemekte. Türkçe anlamı türbe, mabed evi gibi. Shrineların içinde ya da etrafında genellikle büyük geçiş kapıları, dilek tahtaları, su içilen bambu maşrapalı çeşmeler, ejderha figürleri vs bulunmakta.
Ana salonun dışına çıkar çıkmaz soldaki taş basamaklardan yukarı çıkıp iç kısma doğru yürüdüğünüz zaman Jishu Shrine a ulaşıyorsunuz. Shrine ın önünde, birbirine 18 metre aralık ile dikilmiş iki tane taş bulunmakta. İnanışa göre bir taştan diğerine gözleriniz kapalı şekilde ulaşıp dokunabilirseniz aradığınız aşka ulaşmakta size şans getirecekmiş. Gözünüz kapalıyken başkasından yön tarifi de alabiliyorsunuz fakat bu durumda aşkınıza ulaşmak için de bir aracıya ihtiyacınız olacağına inanılıyormuş 🙂
Sayfanın sonuna eklediğim videoda Jishu Shrine’ın içinde dolaşırken aynı şekilde gözü kapalı olarak taşa ulaşmaya çalışan birini görebilirsiniz. Onun dışında yine ejderha heykelinin koruduğu bir su kaynağı var ve bambu maşrapalar ile buradan su içebiliyorsunuz.
Koyasu Pagoda
Jishu Shrine dan çıkıp yolunuza devam edince ağaçların arasındaki yoldan aşağıya doğru inerken sol taraftan yukarıya doğru kıvrılan bir yol var. Bu yoldan yukarıya çıkınca yukarıda bahsettiğim Koyasu Pagoda ‘nun önüne çıkıyorsunuz. Kırmızı renkli ve üç katlı kule şeklinde bir yapı olan Koyasu Pagoda‘yı ziyaret eden kadınların kolay bir doğum yapacağına inanılmaktaymış. 1633 yılında inşa edilip Kiyomizu Dera Tapınağı’na dahil edilmiş fakat ilk ilk inşa edildiği yer şuan bulunduğu yer değil Nio-mon Geçidi’nin yanıymış. 1912 yılında, tapınağın ana salonundan görünebilmesi ve daha güzel manzaraya sahip olması için Nio-mon Geçidi’nin yanından alınıp şuanki yerine taşınmış.
Koyasu Pagoda’nın yanından ayrılıp aşağıya doğru yürüyünce yol tekrar düzleşiyor ve yan tarafta bir lokanta-cafe yer alıyor onun hemen ilerisinde de Otowa Şelalesi akıyor.
Otowa Şelalesi
Kutsal olduğuna inanılan Otowa Şelalesi tepeden üç ayrı koldan süzülerek akıyor. Kutsal olduğuna inanılan suyun içenlere sağlıklı ve uzun bir ömür vereceğine inanılmaktaymış. Bu sebepleki içmek için sıraya girmeniz gerekiyor. Suyun yan tarafında ultraviyole dezenfekte cihazı var ve içinde uzun kollu maşrapalar bulunuyor. Suya uzanabilmek için dezenfekte makinesinin içinden bir maşrapa alıp kullanıyorsunuz ve kulandıktan sonra tekrar makinenin için koyuyorsunuz. Maşrapalar ortak kullanıldığı için böyle bir dezenfekte cihazı koyup temizlenmesini sağlamışlar.
Otowa Şelalesi’nin de yanından ayrıldıktan sonra tam olarak Ana Salon’un altından yürüyerek geçiyorsunuz. Yukarıya baktığınızda salonun terasının zeminini ve onu ayakta tutan birbirine geçirilerekk inşa edilen iskele ayakları görebiliyorsunuz zaten hemen yanınızdan yükseliyorlar. Yani eskiden insanların dilek dileyerek atladıkları yerde yürüyorsunuz.
Sol tarafta eski stil bir Japon lokantası var çıkmadan önce burada oturup bir kaç Japon yemeği ya da yeşil çay içerek biraz dinlenebilirsiniz. Ben bir tabak Soba yemiştim, tavsiye ederim.
Buradan sonra çıkışa ulaşıyorsunuz açıkçası tekrar giriş kısmına ulaşıyorsunuz ve böylece Kiyomizu Dera Tapınağı’nın içinde daire çizerek yapıları da gezmiş oluyorsunuz.
Kiyomizu Dera Tapınağı’na Ulaşım
Kiyomizu Dera Tapınağı ‘na ulaşmak için;
- Kyoto Tren İstasyonu’nun önündeki otobüs duraklarından 206 numaralı otobüse binerek Gojozaka durağında inebilirsiniz. Gojozaka’da indikten sonra yukarıya doğru 10 dakikadan kısa bir yürüyüşün ardından giriş kısmındaki basamakların önüne ulaşabilirsiniz
- Hankyu Kawaramachi İstasyonu‘ndan 207 numaralı otobüse binip Kiyomizu-michi durağında indikten sonra 10 dakika kadar yürüyerek ulaşabilirsiniz.
- Keihan Gion Shijo İstasyonu‘ndan. 83, 85, 87, ya da 88 numaralı otobüslerden birine binip Kiyomizu-michi ya da Gojozaka durağında inerek aynı şekilde 10 dakikalık yürüme mesafesinde.
Tapınağın otopark alanı olmadığı için kiralık araba ile vs ulaşmayı düşünenler için park bulmak büyük ihtimalle sorun olacaktır açıkçası tavsiye etmem.
Kiyomizu Dera Tapınağı sabah saat 06:00 dan akşam 18:00 e kadar ziyaret edilebiliyor. Eğer erken saatlerde ziyaret ederseniz özellikle fotoğraf çekmek sizin için daha rahat olacaktır saat ilerledikçe ziyaretçi sayısı artacağı için baya kalabalık olacaktır.
Son olarak Kiyomizu Dera’nın içinde ücretsiz wireless bağlantısı da mevcut. Kyoto’nun bir çok yerinde ücretsiz Wi-Fi hizmeti var sanırım belediyenin hizmeti. Kyoto Wi-Fi olan wireless bağlantısını ücretsiz olarak kullanabiliyorsunuz. Buradaki haritadan hangi yerlerde bu wireless bağlantısını kullanabileceğinizi görüntüleyebilirsiniz.
Aşağıda Kiyomizu Dera içinde dolaşırken çektiğim videoyu izleyebilirsiniz ve bu yazıyı bitirdiyseniz, dilerseniz buradan Kyoto içindeki eski tapınaklardan bir diğeri olan Tenryu-ji Tapınağı ile ilgili yazımı da okuyabilirsiniz.